Tom kendini Mary'nin eski-kocası olarak tanıttı.
- Tom introduced himself as Mary's ex-husband.
Tom Mary'nin eski erkek arkadaşı.
- Tom is Mary's ex-boyfriend.
Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğsunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanırlar.
- Motherhood and childhood are entitled to special care and assistance. All children, whether born in or out of wedlock, shall enjoy the same social protection.
Biz kitabın dışında bir şey bırakmadık.
- We have left nothing out of our book.
Sizin fikirleriniz güncelliğini yitirmiş gibi görünüyor
- Your opinion seems to be out of date.
Siz arkadaşlara odamın dışında kalmanızı kaç kez söyledim.
- How many times have I told you guys to stay out of my room?
Durum hızla denetimden çıktı.
- The situation quickly got out of hand.
Tom benim dengim değil.
- Tom is out of my league.
Tom onu bir adalet duygusundan yoksun olarak yaptı.
- Tom did it out of a sense of justice.
Umutsuzluktan dolayı o plana vardık fakat kitap iyi sattı.
- We arrived at that plan out of pure desperation, but the book sold well.
Karısı zorunluluktan dolayı işe başlamıştır.
- His wife has started to work out of necessity.
Şimdi birkaç aydır yeni gelişmeler hakkında bilgim yok.
- I've been out of touch with things for several months now.
Yataktan çıkmadan önce günün geriye kalanında ne yapacağım hakkında düşünerek biraz zaman harcarım.
- Before I get out of bed, I spend a little time thinking about what I'll be doing the rest of the day.
Enflasyon kontrolün dışına çıkıyor.
- Inflation is getting out of control.
Tom bu ayın sonunda kasabanın dışına taşınıyor.
- Tom is moving out of town at the end of this month.
Tavan arasından dışarı çıkma.
- Don't come out of the attic.
ex-wife.
extract, expel, except, expression, etc.
ex-directory.