ein wenig

listen to the pronunciation of ein wenig
German - Turkish
bir az
English - Turkish

Definition of ein wenig in English Turkish dictionary

a little
biraz

Biraz daha yavaşça konuşabilir misin? - Could you please speak a little bit more slowly?

Ben biraz İngilizce öğreniyorum. - I am learning a little English.

a little
azıcık

Tom azıcık erken geldi. - Tom was a little early.

Kuralları azıcık ihlal etmekten korkma. - Don't be afraid to break the rules a little.

a little
bir parça

Lütfen AC'yi bir parça aç. - Please turn up the AC a little bit.

Tom pastanın bir parçasını aldı. - Tom got a little pie.

slightly
çok az

Tom çok az kıskanç görünüyordu. - Tom sounded slightly jealous.

Tom hakkında çok az endişeliyim. - I'm slightly worried about Tom.

a little
biraz, birazcık, azıcık
a little
bir miktar

Şişe içinde kalan sadece bir miktar süt vardı. - There was only a little milk left in the bottle.

a little
az
a little
çat pat
a little
bir dirhem
slightly
bir dereceye kadar
a little
bir balaca
a little
dıkkılı
slightly
biraz

Tom, bugün biraz keyfsiz. - Tom is slightly under the weather today.

Eşimin elleri tezgahtarınkinden biraz daha küçük. - My wife's hands are slightly smaller than the shop assistant's.

a little
biraz: Give me a little time. Bana biraz zaman verin
slightly
Hafifçe, belli belirsiz, çok az, hafiften, kuvvetsizce
poco
az
poco
yavaş
slightly
belli belirsiz
slightly
kuvvetsizce