English - Turkish
Definition of connected, having a relationship; connected by kinship or marriage in English Turkish dictionary
- related
- bağlantılı
- related
- {s} ilişkin
Gerçekten ilişkiniz var mı?
-Are you guys really related?
- related
- ilgili
Bilgisayarlarla ilgili iş yaparım.
-I do work related to computers.
Fiziksel değişiklikler doğrudan yaşlanmayla ilgilidir.
-Physical changes are directly related to aging.
- related
- ilişkili
Müzik ve ses çok ilişkilidir.
-Music and sound are very related.
Bir ülke tarafından üretilen kağıt miktarı onun kültürel standartlarıyla yakından ilişkilidir.
-The amount of paper produced by a country is closely related to its cultural standards.
- related
- alâkası olan
- related
- {s} (onunla) ilgili; (ona) benzeyen; o türden
- related
- {f} ilişki kur
Tom'la nasıl ilişki kuruyorsun?
-How are you related to Tom?
- related
- {s} akraba
Tom Mary ile akrabadır.
-Tom is related to Mary.
Onunla akraba mısınız?
-Are you related to him?
- related
- {s} bağlı
Kimlik yere bağlıdır.
-The identity is related to the place.
- related
- hikaye edilmiş
- related
- relate bağdaştır/anlat
- related
- akraba olan
Related Terms
English - English
Definition of connected, having a relationship; connected by kinship or marriage in English English dictionary
- {s} related
connected, having a relationship; connected by kinship or marriage
Hyphenation
connected, ha·ving a relationship; con·nec·ted by kin·ship or mar·riagePronunciation
Resimler
Favorites