Tom'la ilgili endişeliyim.
- I've been concerned about Tom.
O, babasının rahatsızlığı ile ilgili endişe duymaktadır.
- He is concerned about his father's illness.
Yapacak çok işim olduğu zaman gergin ve heyecanlı hissediyorum.
- I feel tense and agitated when I have too much work to do.
Tom hâlâ çok heyecanlı.
- Tom is still very agitated.
Tom daha tedirgin oldu.
- Tom became even more agitated.
Tom biraz tedirgin görünüyor.
- Tom is looking a little agitated.
Tom giderek ajite oldu.
- Tom became increasingly agitated.
Herkes kaygılı ve endişeli.
- Everyone is concerned and worried.
Onlar gerçekten kaygılıydılar.
- They were really concerned.
Çok fazla panik olmayın.
- Don't be too alarmed.
Biz oldukça panik haldeydik.
- We were quite alarmed.
O, patlamayla paniğe kapılmıştı.
- He was alarmed by the explosion.
Tom kesinlikle paniğe kapılmış görünmüyordu.
- Tom certainly didn't sound alarmed.