bayanlar

listen to the pronunciation of bayanlar
Turkish - English
Women

Do you have problems understanding what women and children say to you? - Bayanların ve çocukların sana ne dediklerini anlamada sorunların mı var?

The 2011 Women's Soccer World Cup will end in Frankfurt, Germany. - 2011 Bayanlar Futbol Dünya Kupası, Almanya'nın Frankfurt şehrinde sona erecek.

mesdames
respectful title used when addressing a married women (French)
ladies

Ladies and gentlemen, please notify the people to stop contributing to global warming and use nature-friendly equipment. - Bayanlar ve baylar, lütfen insanları küresel ısınmaya katkıda bulunmayı bırakmaları ve doğa dostu ekipmanlar kullanmaları için uyarın.

Ladies and gentlemen, due to an accident at the airport, our arrival will be delayed. - Bayanlar baylar, havaalanındaki bir kaza sebebiyle varışımız gecikecek.

womens
bayan
lady

The lady is now drinking water. - Bayan şimdi su içiyor.

The lady, whom you talked to, is my sister. - Konuştuğun bayan benim kız kardeşimdir.

bayanlar baylar
(ve) ladies and gentleman
bayanlar takımı
women's team
bayanlar tuvaleti
powder room
bayan
madam

There is a madam here. - Burada bir bayan var.

At your service, madam! - Hizmetinizdeyim, bayan!

bayan
woman

My wife Lidia is a beautiful, clever woman. - Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.

This letter is to the old woman. - Bu mektup yaşlı bayanadır.

bayan
mistress
bayan
female

Who's your favorite female rapper? - Favori bayan repçin kim?

I don't understand why a video of two female singers kissing is getting so much attention. - Öpüşen iki bayan şarkıcının bir videosunun neden bu kadar ilgi çektiğini anlamıyorum.

bayan
ma'am
bayan
wife

Mrs. Davis was anything but a perfect wife. - Bayan Davis sadece mükemmel bir eşti.

A wife who can be quiet is a gift of God. - Sessiz olabilen bir bayan eş Tanrının bir armağanıdır.

Bayan
signorina
bayan
mrs
bayan
dona
bayan
miss

Miss Thomas teaches us history. - Bayan Thomas bize tarih öğretiyor.

Miss White is liked by everyone. - Bayan White herkes tarafından sevilir.

bayan
missy
Bayan
Miss; Mrs.; Ms
Bayan
senora
Bayan
ms
Bayan
fraulein
Bayan
senorita
Bayan
signora
bayan
dame
bayan
Mrs., Miss, Ms.; lady, madame, ma'am
bayan
of or pertaining to a lady
bayan
madame

She is another Madame Curie. - O başka bir Bayan Curie.

bayan
lady's

The lady's behaviour was always dignified. - Bayanın davranışı her zaman onurluydu.

The lady's funeral was held at the local church. - Bayanın cenazesi yerel kilisede düzenlendi.

bayan
Mrs.; Ms
bayan
missis
bayan
lader
genç bayanlar
mesdemoiselles
English - English

Definition of bayanlar in English English dictionary

bayan
A type of chromatic button accordion developed in Russia in the early 20th century and named after 11th-century bard Boyan
bayan
{i} button accordion