Definition of banyo yapmak in Turkish English dictionary
- bath
I feel like taking a bath now.
-Şimdi canım bir banyo yapmak istiyor.
There's nothing like a good hot bath.
-İyi ve sıcak bir banyo yapmak gibisi yok.
- bathe
- to take a bath, bathe, Brit. bath
- to have a bath, to take a bath, to bathe
- take a bath
I want to take a bath.
-Ben bir banyo yapmak istiyorum.
Tom was about to take a bath when the doorbell rang.
-Kapı zili çaldığında Tom bir banyo yapmak üzereydi.
- have a bathroom
- take a bathroom
- have a bath
- banyo yap
- take a bath
- banyo yapma
- bathing
- banyo yap
- taken a bath
- banyo yap
- {f} bath
I usually take a bath after dinner.
-Ben genellikle akşam yemeğinden sonra banyo yaparım.
I always take a bath before going to bed.
-Ben her zaman yatmadan önce banyo yaparım.
- banyo yap
- took a bath
- banyo yap
- {f} bathing
She spied on him while he was bathing.
-O banyo yapıyorken o onu gözetledi.
He spied on her while she was bathing.
-O banyo yapıyorken o onu gizlice gözetledi.
- banyo yapma
- bath
I prefer to bath in the morning.
-Ben sabah banyo yapmayı tercih ederim.
I want to take a bath.
-Ben bir banyo yapmak istiyorum.
Related Terms
Definition of banyo yapmak in Turkish Turkish dictionary
- Yıkanmak