Hiç yavru güvercin gördün mü?
- Have you ever seen a baby pigeon?
Yavru hayvanlar sevimliler.
- Baby animals are cute.
Tom, Mary'nin çocuklarına bakıcılık yapmasını istiyor.
- Tom wants Mary to babysit his children.
Tom Mary'nin Cuma gecesi çocuklara bakıcılık yapmayı kabul edeceğine dair büyük bir olasılık olduğunu düşünüyor.
- Tom thinks there's a good possibility that Mary will agree to babysit the children on Friday night.
Bebeğin güzel küçük parmakları var.
- The baby has pretty little fingers.
Mary'nin bebeği bir aydan daha küçük.
- Mary's baby is less than a month old.
Japon kadınları bebeklerini sırtlarında taşırlar.
- Japanese women carry their babies on their backs.
Bebekler çoğunlukla düşerler.
- Babies often fall down.
O, bebeğine gülümsedi.
- She smiled at her baby.
Bebek tüm gece ağladı.
- The baby cried all night.
O, gerçek bir bebek gibi davrandı.
- She acted like a real baby.
Bir bebek gibi uyuyor.
- He's sleeping like a baby.
a baby elephant.
baby clothes.
Stand up for yourself - don't be such a baby!.
Why didn't any of my babysitters ever look like you?
- How come none of my babysitters ever looked like you?
How come none of my babysitters ever looked like you?
- Why didn't any of my babysitters ever look like you?