ajanlar

listen to the pronunciation of ajanlar
Turkish - English
spies
Third person singular present tense of spy
third-person singular of spy
plural of spy
ajan
agent

An efficient FBI agent does not make any bones about carrying out his duties. - Verimli bir FBI ajanı görevlerini yürütme hakkında bir şey söylemiyor.

The tax agent allowed the deduction. - Vergi ajanı indirime izin verdi.

ajan
{i} spy

I suspect Tom is a spy. - Tom'un bir ajan olduğundan kuşkulanıyorum.

The spy was very furtive as he stole the keys from the guard. - Ajan bekçiden anahtarları çalarken çok sinsiydi.

ajan
operative
ajan
agent of
ajan
intelligencer
ajan
secret agent

Tom is a secret agent. - Tom gizli bir ajandır.

ajan
secret agent, spy
ajan
agent, secret agent " casus; agent, representative" temsilci
ajan
spook (Slang)
ajan
gumshoe
ajan
agent, representative
ajan
{i} courier
ajan
mole
ajan
{i} spook
ajan
{i} infiltrator
emboli yapan ajanlar
(Tıp) embolizing agents
muhbirler ve ajanlar vasıtasıyla sızma
(Hukuk) infiltration by agents and informers
otonom ajanlar
(Tıp) autonomic agents
provokatör ajanlar
agents provocateurs
tehlikeli kimyasal ajanlar
(Politika, Siyaset) hazardous chemical agent
tric ajanlar
(Tıp) tric agents
Turkish - Turkish

Definition of ajanlar in Turkish Turkish dictionary

AJAN
(Osmanlı Dönemi) Gizli vazifeli olan kişi
AJAN
(Osmanlı Dönemi) Fr. Bir şahsın, bir şirketin veya bir devletin bazı işlerini gören kimse
ajan
Bir kimsenin, bir ortaklığın veya bir devletin bazı işlerini gören kimse, iş görevlisi, temsilci
ajan
Bir devlet veya kuruluşun gizli amaçları için çalışan kimse, casus
ajan
Gizli görevli
ajanlar
Favorites