act of sharing, dividing and apportioning; joint ownership

English - Turkish

Definition of act of sharing, dividing and apportioning; joint ownership in English Turkish dictionary

Related Terms

sharing

paylaşım

Paylaşımın için teşekkürler. - Thank you for sharing.

Paylaşımınız için teşekkür ederim. - Thank you for sharing!

sharing

paylaşımlı

sharing

(Ticaret) bölme

sharing

paylaşımcı

sharing

(Ticaret) katılım

sharing

{i} paylaşma

Odayı onuna paylaşmanın benim için sakıncası yok. - I don't mind sharing the room with him.

Herkes kendisi için paylaşmanın mutluluğunu araştırmalı. - Everyone should discover for themselves the happiness of sharing.

sharing

{f} paylaş

Bir şemsiyeyi paylaşan iki erkek okul öğrencisi? Bu oldukça nonoş bir durum. - Two male school pupils sharing an umbrella? That's quite a queer situation.

Biz işini paylaşıyoruz. - We're sharing your work.

sharing

paylaşarak

sharing

{i} iştirak

sharing

(isim) iştirak

English - English

Definition of act of sharing, dividing and apportioning; joint ownership in English English dictionary

{i} sharing

Hyphenation

act of sharing, di·vid·ing and apportioning; joint own·er·ship