English - Turkish
Definition of a straight or curved strip of wood, metal, etc in English Turkish dictionary
- ruler
- {i} hükümdar
Çar, Rusya'nın hükümdarıydı.
-The czar was the ruler of Russia.
İnka İmparatorluğunun hükümdarı idi.
-He was the ruler of the Inca Empire.
- ruler
- {i} hakim
- ruler
- cetvel
Cetvelini ödünç alabilir miyim?
-Could I borrow your ruler?
Bu cetvel milimetre olarak ölçeğe sahiptir.
-This ruler has the scale in millimeters.
- ruler
- amir
- ruler
- cetvel tahtası
- ruler
- han
- ruler
- çizelge
- ruler
- kağan
- ruler
- yöneten
- ruler
- şerit metre
- ruler
- türbe
- ruler
- çizgi
- ruler
- yönetenler
- ruler
- padişah
- ruler
- {i} yönetici
Biz sizin yeni yöneticileriniziz.
-We are your new rulers.
Yönetici devrildi ve ülkeden sürüldü.
-The ruler was overthrown and banished from the country.
- ruler
- cetvel/yönetici
- ruler
- {i} idareci
Related Terms
English - English
Definition of a straight or curved strip of wood, metal, etc in English English dictionary
- ruler
a straight or curved strip of wood, metal, etc
Pronunciation
Resimler
Favorites