English - Turkish
Definition of a specific branch of knowledge or learning in English Turkish dictionary
- discipline
- disiplin
Çocuklar disiplinli olmalı.
-Children need to be disciplined.
Üniversite, Mark Zuckerberg'ı veritabanını hacklediği için disipline verdi.
-The university disciplined Mark Zuckerberg for hacking its database.
- discipline
- sıkıdüzen
- discipline
- kontrol altında tutmak
- discipline
- eğitmek
- discipline
- bilgi dalı
- discipline
- {f} kontrol et
- discipline
- eğitim
- discipline
- idare etmek
- discipline
- disipline sokmak
- discipline
- {i} sıkı disiplin
- discipline
- {i} talim
- discipline
- {i} bilim dalı
Dilbilim dili tanımlamayı amaçlayan bilim dalıdır.
-Linguistics is the discipline which aims to describe language.
- discipline
- (Askeri) DİSİPLİN: Belirli bir harekat için tespit edilen sistematik kurallar ve usuller. Örneğin, yürüyüş disiplini (march discipline), kamuflaj disiplini (camouflage discipline) gibi
- discipline
- disiplin,v.kontrol et: n.disiplin
- discipline
- {i} sıkı düzen
- discipline
- {i} cezalandırma
- discipline
- yöntem/ceza/disiplin
- discipline
- cezalandır/terbi
- discipline
- {i} otorite
Related Terms
English - English
Definition of a specific branch of knowledge or learning in English English dictionary
- discipline
a specific branch of knowledge or learning
Hyphenation
a spe·cif·ic Branch of knowl·edge or learn·ingTurkish pronunciation
ı spısîfîk bränç ıv nälıc ır lırnîngPronunciation
/ə spəˈsəfək ˈbranʧ əv ˈnäləʤ ər ˈlərnəɴɢ/ /ə spəˈsɪfɪk ˈbrænʧ əv ˈnɑːləʤ ɜr ˈlɜrnɪŋ/
Resimler
Favorites