English - Turkish
Definition of a small piece, fragment, or quantity; a broken part; a scrap in English Turkish dictionary
- snatch
- {f} kapışmak
- snatch
- {f} kapmak
- snatch
- {f} koparmada kaldırmak (halter)
- snatch
- {f} koparmak
- snatch
- {i} am
- snatch
- (Argo) çocuk kaçırma
- snatch
- kısa parça
- snatch
- (Argo) adam kaçırma
- snatch
- {f} kaçırmak
- snatch
- elde etmeye çalışma
- snatch
- parça
- snatch
- kapma
- snatch
- {f} kap
Erkek arkadaşı bir kapkaççıydı.
-Her boyfriend was a snatcher.
Büyük şehirler kapkaççılarla doludur.
-A big city is full of snatchers.
- snatch
- kavramak
- snatch
- {i} ilişkiye girme
- snatch
- (fiil) kapmak, yakalamak, fırsattan istifade etmek, çabucak yapmak, kapışmak, zorla almak, koparmak, kaçırmak, koparmada kaldırmak (halter)
- snatch
- ufak şey veya parça
- snatch
- kabaca yakalamak
- snatch
- ayak
Related Terms
English - English
Definition of a small piece, fragment, or quantity; a broken part; a scrap in English English dictionary
- snatch
a small piece, fragment, or quantity; a broken part; a scrap
Hyphenation
a small piece, fragment, or quantity; a bro·ken part; a scrapPronunciation
Resimler
Favorites