a single game or match played in a tournament or other sporting contest

listen to the pronunciation of a single game or match played in a tournament or other sporting contest
English - Turkish

Definition of a single game or match played in a tournament or other sporting contest in English Turkish dictionary

leg
{i} bacak

Molada bacaklarımı germek için kalktım. - During the intermission I got up to stretch my legs.

Onların hepsinin, kolları, bacakları, ve kafaları var,onlar yürürler ve konuşurlar, ama şimdi onlara farklı yapmak isteyen bir şey var. - They all have arms, legs, and heads, they walk and talk, but now there's SOMETHING that wants to make them different.

leg
(Matematik) dikkenar
leg
fasıla
leg
(giysi) bacağı örten bölüm
leg
(eşya) ayak
leg
{i} raund
leg
{i} but
leg
{f} koşmak
leg
mobilya ayağı
leg
pergel ayağı
leg
{i} ayak (masa vs.)
leg
(isim) bacak, but, ayak (masa vs.), üçgenin taban olmayan kenarı, etap, raund, ayak (yarış)
leg
briç veya spor karşılaşmalarında kazanılan ilk oyun
leg
{i} etap
leg
legofmutton sail üç köşeli bi
leg
leg of mutton koyun budu
leg
{i} (mobilyada/pergelde) ayak
leg
bacak vazifesi gören şey
leg
ayak

Ayakları kırık sandalyeleri at. - Throw away the chairs whose legs are broken.

O, tüm ayak işlerini yaptı. - He did all the legwork.

English - English
leg
a single game or match played in a tournament or other sporting contest

    Hyphenation

    a sin·gle game or match played in a tour·na·ment or oth·er sport·ing con·test

    Turkish pronunciation

    ı sînggıl geym ır mäç pleyd în ı tûrnımınt ır ʌdhır spôrtîng kıntest

    Pronunciation

    /ə ˈsəɴɢgəl ˈgām ər ˈmaʧ ˈplād ən ə ˈto͝ornəmənt ər ˈəᴛʜər ˈspôrtəɴɢ kənˈtest/ /ə ˈsɪŋɡəl ˈɡeɪm ɜr ˈmæʧ ˈpleɪd ɪn ə ˈtʊrnəmənt ɜr ˈʌðɜr ˈspɔːrtɪŋ kənˈtɛst/
Favorites