English - Turkish
Definition of a piece of some sound, usually music or conversation in English Turkish dictionary
- snatch
- {f} kapışmak
- snatch
- {f} kapmak
- snatch
- {f} koparmada kaldırmak (halter)
- snatch
- {f} koparmak
- snatch
- {i} am
- snatch
- (Argo) çocuk kaçırma
- snatch
- kısa parça
- snatch
- (Argo) adam kaçırma
- snatch
- {f} kaçırmak
- snatch
- elde etmeye çalışma
- snatch
- parça
- snatch
- kapma
- snatch
- {f} kap
Büyük şehirler kapkaççılarla doludur.
-A big city is full of snatchers.
Tom hızla Mary'ye yaklaştı ve cüzdanını ondan kapkaç yaptı.
-Tom swiftly approached Mary and snatched her purse from her.
- snatch
- kavramak
- a piece of
- bir parça
Tom kız kardeşine bir parça kek kesti.
-Tom cut his sister a piece of cake.
Bana bir parça bilgi getirdi.
-He brought me a piece of information.
- snatch
- {i} ilişkiye girme
- snatch
- (fiil) kapmak, yakalamak, fırsattan istifade etmek, çabucak yapmak, kapışmak, zorla almak, koparmak, kaçırmak, koparmada kaldırmak (halter)
- snatch
- ufak şey veya parça
- snatch
- kabaca yakalamak
- snatch
- ayak
Related Terms
English - English
Definition of a piece of some sound, usually music or conversation in English English dictionary
- snatch
I heard a snatch of Mozart as I passed the open window.
a piece of some sound, usually music or conversation
Hyphenation
a piece of some sound, u·su·al·ly mu·sic or con·ver·sa·tionPronunciation
Resimler
History
Favorites