a going; a walk; a march; a way

listen to the pronunciation of a going; a walk; a march; a way
English - Turkish

Definition of a going; a walk; a march; a way in English Turkish dictionary

gait
yürüyüş şekli
gait
yürüyüş biçimi
gait
(Tıp) demarş
gait
{i} koşma tarzı
gait
{i} yürüyüş

O, sokaktaki kişilerin konuşma ve yürüyüşünü taklit etmeye başladı. - He began to mimic the speech and gait of persons in the street.

Atların üç yürüyüşü vardır: yürüyüş, tırıs ve dörtnal. - Horses have three gaits: Walking, trotting and galloping.

gait
gidiş
gait
{i} yürüme biçimi
gait
i yurüyüş
gait
at yürüyüşü gaited s belirli bir yürüyuş hızına sahip
English - English
gait