a flogging

listen to the pronunciation of a flogging
English - Turkish

Definition of a flogging in English Turkish dictionary

hiding
{i} gizlenme

Benden gizlenmeye devam edemezsin, Tom. - You can't keep hiding from me, Tom.

flogging
kırbaç cezası
flogging
sopa
flogging
{f} döv

Havanda su dövüyorsun. - You're flogging a dead horse.

flogging
{i} dövme
hiding
{f} sakla

Tom dağlarda saklanıyordu. - Tom was hiding in the mountains.

Tom kapının arkasında saklanıyordu. - Tom was hiding behind the door.

flogging
döverek
hiding
saklayarak
flogging
mecbur bırak/sat/döv
flogging
{i} kamçılama
flogging
{i} kırbaçlama
flogging
{i} dayak
hiding
{i} saklama

Tom altın paralarını koyduğu yerin mükemmel saklama yeri olduğunu düşünüyordu. Fakat, yanılıyordu. - Tom thought where he put his gold coins was the perfect hiding place. However, he was wrong.

Tom gizli saklama yerinden anahtarı aldı ve kapıyı açtı. - Tom got the key from its secret hiding spot and opened the door.

hiding
{i} dayak
hiding
{i} saklanma

Tom saklanmaya gitti. - Tom has gone into hiding.

Yeni bir saklanma yeri bulmam gerekiyor. - I need to find a new hiding place.

hiding
{i} gizleme

Tom'un bir şey gizlemediğini nasıl biliyorsunuz? - How do you know Tom wasn't hiding something?

Kendini gizlemen işe yaramaz. - Hiding yourself won't help.

hiding
{i} dövme
hiding
dayak/saklama/saklanma
a flogging

    Hyphenation

    a flog·ging

    Turkish pronunciation

    ı flägîng

    Pronunciation

    /ə ˈflägəɴɢ/ /ə ˈflɑːɡɪŋ/

    Videos

    ... of slavery.  A hundred years ago, we took capital punishment; we took flogging for kids ...
Favorites