a flogging

listen to the pronunciation of a flogging
English - Turkish

Definition of a flogging in English Turkish dictionary

hiding
{i} gizlenme

Benden gizlenmeye devam edemezsin, Tom. - You can't keep hiding from me, Tom.

flogging
kırbaç cezası
flogging
sopa
flogging
{f} döv

Havanda su dövüyorsun. - You're flogging a dead horse.

flogging
{i} dövme
hiding
{f} sakla

Polisten saklandığı için, Dima geceyi bir çöplükte geçirdi. - Hiding from the police, Dima spent the night in a dumpster.

Tom kapının arkasında saklanıyordu. - Tom was hiding behind the door.

flogging
döverek
hiding
saklayarak
flogging
mecbur bırak/sat/döv
flogging
{i} kamçılama
flogging
{i} kırbaçlama
flogging
{i} dayak
hiding
{i} saklama

Tom altın paralarını koyduğu yerin mükemmel saklama yeri olduğunu düşünüyordu. Fakat, yanılıyordu. - Tom thought where he put his gold coins was the perfect hiding place. However, he was wrong.

Annemin benden bir şey saklayıp saklamadığını merak ediyorum. Bugün beni orospu çocuğu diye çağırdı. - I wonder if my mother is hiding something from me. She called me a son of a bitch today.

hiding
{i} dayak
hiding
{i} saklanma

Tom ailesini terk etti ve saklanmaya gitti. - Tom abandoned his family and went into hiding.

Tom saklanmaya gitti. - Tom has gone into hiding.

hiding
{i} gizleme

Kendini gizlemen işe yaramaz. - Hiding yourself won't help.

Tom'un bir şey gizlemediğini nasıl biliyorsunuz? - How do you know Tom wasn't hiding something?

hiding
{i} dövme
hiding
dayak/saklama/saklanma
a flogging

    Hyphenation

    a flog·ging

    Turkish pronunciation

    ı flägîng

    Pronunciation

    /ə ˈflägəɴɢ/ /ə ˈflɑːɡɪŋ/

    Videos

    ... of slavery.  A hundred years ago, we took capital punishment; we took flogging for kids ...
Favorites