-e dayanıklı

listen to the pronunciation of -e dayanıklı
Turkish - English

Definition of -e dayanıklı in Turkish English dictionary

-e dayanıklı
resistant to
-e dayanıklı
proof
dayanıklı
enduring
dayanıklı
durable

It seems durable enough. - Yeterince dayanıklı görünüyor.

The rooftop is durable and watertight. - Çatı katı dayanıklı ve su geçirmez.

dayanıklı
fast
dayanıklı
patient
dayanıklı
long lasting
dayanıklı
hard
dayanıklı
gritty
dayanıklı
impregnable
aside dayanıklı
acid resistance
aside dayanıklı
acid-resistant
aside dayanıklı
acid-fast
dayanıklı
resistant to

I am resistant to cold. - Ben soğuğa karşı dayanıklıyım.

This bacterium is resistant to penicillin. - Bu bakteri penisiline karşı dayanıklıdır.

dayanıklı
heavy duty
dayanıklı
proof

He is proof against temptation. - Baştan çıkarmaya karşı dayanıklıdır.

dayanıklı olma
wiriness
dayanıklı tüketim malları
Consumer durables
Sahil Güvenlik orta derecede dayanıklı kotra
(Askeri) Coast Guard medium-endurance cutter
alkaliye dayanıklı
fast to alkali
aside dayanıklı
acid resistant
aside dayanıklı
acid proof
aside dayanıklı
acid-resisting
aside dayanıklı conta
(Otomotiv) acid proof seal
aside dayanıklı emaye
(Kimya) acidproof enamel
aside dayanıklı çelik
(Kimya) acidproof steel
aside dayanıklı çelik
(Kimya) acid resisting steel
aside dayanıklı çelik
acid-resisting steel
aside dayanıklı çimento
acid-resisting cement
aside dayanıklı çimento
(Kimya) acid resisting cement
aside karşı dayanıklı
(Kimya) acidproof
asite dayanıklı kap
carboy
ateşe dayanıklı
refractory, fire resisting
ateşe dayanıklı
fireproof

This house is fireproof. - Bu ev ateşe dayanıklı.

The curtains are fireproof. - Perdeler ateşe dayanıklıdır.

ateşe dayanıklı cam
pyrex glass
ateşe dayanıklı yapmak
fireproof
ağartmaya dayanıklı
fast to bleaching
aşınmaya dayanıklı
abrasion resistant, corrosion-proof, corrosion-resisting
bombaya dayanıklı
bombproof
bu kumaş dayanıklı mı
Do you think this material is durable
camdan hafif dayanıklı şeffaf plastik
perspex
dalgalara dayanıklı kayık
surfboat
darbeye dayanıklı
knock proof
dayanıklı
resistant to (water, fire, etc.)
dayanıklı
hard-wearing, durable, lasting, enduring " sağlam; resistant, tough, strong" " güçlü, metin; -proof, -resistant" geçirmez
dayanıklı
nonperishable
dayanıklı
resistant

I am resistant to cold. - Ben soğuğa karşı dayanıklıyım.

This bacterium is resistant to penicillin. - Bu bakteri penisiline karşı dayanıklıdır.

dayanıklı
impervious
dayanıklı
(physically or mentally) strong, tough (person)
dayanıklı
hardy
dayanıklı
keeping
dayanıklı
durable, lasting, sturdy
dayanıklı
firm
dayanıklı
refractory
dayanıklı
lasting
dayanıklı
for hard wear
dayanıklı
indestructible
dayanıklı
consolidated
dayanıklı
invulnerable
dayanıklı bir tür elma
rennet
dayanıklı elma
keeping apples
dayanıklı hale getirmek
proof
dayanıklı olmak
resist
dayanıklı renk
fast color
dayanıklı tüketim malları
durable consumer goods
dayanıklı tüketim malları
durable goods
dayanıklı tüketim malları
durables
dekatirlemeye dayanıklı
fast to decatizing
denize dayanıklı
navigable
fırına dayanıklı kap
ovenware
içkiye daha dayanıklı olmak
drink smb. under the table
kaba ve dayanıklı
knockabout
klora dayanıklı
chlorine resistant
kötü hava şartlarına dayanıklı
weatherproof
neme karşı dayanıklı
moisture resistant
suya dayanıklı
water-resistant
tere karşı dayanıklı
(Tekstil) fast to perspiration
tere karşı dayanıklı
fast perspiration
yeniden dayanıklı yapmak
reproof
yüksek derecede dayanıklı kotra
(Askeri) high-endurance cutter (USCG)
ısıl dayanıklı
(Biyokimya) thermostable
ısıya dayanıklı
refractory
ısıya dayanıklı
heat resistant, heat resisting
ısıya dayanıklı cam
pyrex
ısıya dayanıklı emaye
stove enamel
ışığa dayanıklı
light-fast, light resisting
ışığa dayanıklı
fast to light
Turkish - Turkish

Definition of -e dayanıklı in Turkish Turkish dictionary

dayanıklı
Metanetli, metin, mütehammil: "Anadolu çocukları ne dayanıklı adamlardır."- F. R. Atay
dayanıklı
Dayanabilen, sağlam, güçlü, mukavim, zorlu
dayanıklı
Metanetli, metîn, mütehammil
-e dayanıklı
Favorites