Turkish - English
Definition of -e bağlantılı in Turkish English dictionary
- -e bağlantılı
- link to
- bağlantılı
- connected; related; engaged
- bağlantılı olarak
- in connection with
- internet bağlantılı sohbet
- (Bilgisayar) internet relay chat
- yıldız bağlantılı
- star connected
- Askeri Bağlantılı Telsiz Sistemi
- (Askeri) Military Affiliate Radio System
- bağlantılı
- pol. aligned (nation), (nation) which is a member of an alliance
- bağlantılı
- close
The events were closely linked.
-Olaylar yakından bağlantılı idi.
Scientists have learned that, throughout Earth's history, temperature and CO2 levels in the air are closely tied.
-Bilimciler dünya'nın tarihi boyunca, sıcaklık ve havadaki CO2 seviyelerinin yakından bağlantılı olduğunu öğrendiler.
- bağlantılı
- connected, linked
- bağlantılı olabilen
- associable
- bağlantılı olma
- interconnection
- bağlantılı olmak
- correlate
- bağlantılı olmak
- communicate
- bağlantılı olmak
- interconnect
- bağlantılı olmak
- cohere
- bağlantılı olmak
- be linked
- birbiriyle bağlantılı olma
- interrelatedness
- bulon bağlantılı yapım
- bolted construction
- cinsiyet bağlantılı
- (Pisikoloji, Ruhbilim) sex linkage
- civata bağlantılı adaptör
- bolt on adapter
- direkt bağlantılı tulumba
- direct acting pump
- fiziksel bağlantılı mantık
- (Bilgisayar) hardwired logic
- seks bağlantılı
- x-linkage
- seks bağlantılı hastalık
- (Tıp) x-linked disease
- seri bağlantılı fare
- bus mouse
- tek bağlantılı ayak
- (Askeri) single-anchor leg mooring
- telsiz bağlantılı kamera
- (Teknik,Televizyon) radio television camera
- ters bağlantılı
- back coupled
- uydu bağlantılı
- spaceborne
- vapur bağlantılı tren
- boat train
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of -e bağlantılı in Turkish Turkish dictionary
- bağlantılı
- Aralarında bağlantı bulunan, irtibatlı, rabıtalı
Related Terms
-e bağlantılı
Hyphenation
e bağ-lan-tı-lıPronunciation
Resimler
History
Favorites