Turkish - English
Definition of -e alışık in Turkish English dictionary
- -e alışık
- accustomed to
- alışık olmak
- to be used to
- alışık olmayan
- unfamiliar
- alışık
- accustomed
My mother is not accustomed to hard work.
-Annem zor işe alışık değildir.
He was not accustomed to sleeping alone.
-Yalnız yatmaya alışık değildi.
- alışık olmak
- be used to doing
- alışık
- used to
I'm not used to this heat.
-Bu ısıya alışık değilim.
Tom isn't used to walking barefooted.
-Tom yalın ayak yürümeye alışık değildir.
- alışık
- accustomed (to), used (to)
- alışık
- familiar
- alışık olmayan
- unused to
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of -e alışık in Turkish Turkish dictionary
- alışık
- Herhangi bir duruma alışmış olan: "Merdivenden gayet zarif ve alışık bir eda ile çıkmaya hazırlandığı belliydi."- R. H. Karay
- alışık
- Herhangi bir duruma alışmış olan
Related Terms
-e alışık
Hyphenation
e a-lı-şıkPronunciation
Resimler
History
Favorites