şak

listen to the pronunciation of şak
Turkish - English
split, crack, fissure
splitting, cracking, fission
snap

When I snap my fingers, you'll wake up. - Parmaklarımı şakırdattığımda uyanacaksın.

Tom snapped his fingers and pointed to the door. - Tom parmaklarını şakırdattı ve kapıyı gösterdi.

whang
smack
şak diye vurma
whang
Turkish - Turkish
Yarık, çatlak
Bir şeyin yarısı
Yarı çatlak
Yarma, yarılma
Enlice bir şeyle vurulduğunda çıkan sesi anlatır
Eni geniş bir şeyle vurulduğunda çıkan ses
şak şak
Eller birbirine vurulduğunda çıkan sesi ve bunun benzerlerini anlatmak için kullanılır