ışıltılı

listen to the pronunciation of ışıltılı
Turkish - English
sparkling
glittering, sparkling, aglow
sparkling, sparkly, glittering, twinkling, scintillating
bright
agleam
glimmering, glimmery
ablaze
{s} shining
glittering

Sami lived a glittering life. - Sami ışıltılı bir hayat yaşadı.

That glittering accessory doesn't go with your sweatshirt. Try this on! - Bu ışıltılı aksesuvar senin svetşörtüne uymuyor. Bunu dene!

aglow
ışıltılı deşarj
glow discharge
fosfor gibi ışıltılı
photogenic
Turkish - Turkish
Işıltısı olan, ışıltı yapan
ışıltılı
Favorites