çok yüksek

listen to the pronunciation of çok yüksek
Turkish - English
(Askeri) very high

Although the pressure of studying at the University of Cambridge is very high, many students still have time to go out and have fun. - Cambridge Üniversitesi'nde öğrenim zorluğu çok yüksek olmasına rağmen, çok sayıda öğrencinin hâlâ dışarı çıkmak ve eğlenmek için zamanı var.

The cost of the painting is very high. - Resmin maliyeti çok yüksek.

(Ticaret) exorbitant
astronomic
very-high
towering
sky-high

Prices right now are sky-high. - Fiyatlar şu anda çok yüksek.

Land prices are sky-high in Japan. - Japonya'da arazi fiyatları çok yüksek.

astronomical
though the roof
ultrahigh
alpine
stentorian
stiff
sky high
too high
çok yüksek frekans
(Askeri) extremely high frequency
çok yüksek frekans
(Askeri) very high frequency
çok yüksek frekans takip uydu sistemi
(Askeri) ultrahigh frequency (UHF) follow-on satellite system
çok yüksek frekans uydu muhaberesi
(Askeri) rapid ultrahigh frequency (UHF) satellite communications
çok yüksek frekansta her istikamete yayın yapan istasyon
(Askeri) very high frequency omnidirectional range station
donanma uydu (FLTSAT) çok yüksek frekans (EHF) paketi
(Askeri) fleet satellite (FLTSAT) extremely high frequency (EHF) package
hareket kabiliyeti yüksek çok amaçlı tekerlekli araç
(Askeri) high mobility multipurpose wheeled vehicle
kriptolanmış çok yüksek frekans muhabere sistemi
(Askeri) encrypted ultrahigh frequency communications system
tek kanallı verici çok yüksek frekans alıcısı
(Askeri) single channel transponder ultrahigh frequency (UHF) receiver
çok yüksek
Favorites