İngilizce - Türkçe
disinterests teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- disinterest
- aldırışsızlık
- disinterest
- ilgisiz
Bir ilgisiz üçüncü taraf anlaşmazlığı çözdü.
-A disinterested third party resolved the dispute.
Tom'un yüzünde bıkkın, ilgisiz bir görünüş vardı.
-Tom had a bored, disinterested look on his face.
- disinterest
- tarafsızlık
- disinterest
- kendi çıkarını gözetmeyen
- disinterest
- kendi menfaatini düşünmeyen
- disinterest
- önyargısı olmayan
- disinterest
- alâkasızlık
- disinterest
- disinterested tarafsız
- disinterest
- apati
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
disinterests teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- third-person singular of disinterest
- disinterest
- To cause to lose interest; to bore
- disinterest
- The absence of selfish bias or self-interest; impartiality or detachment
- disinterest
- {n} a disregard to private interest
- disinterest
- {i} lack of interest, apathy, boredom
- disinterest
- Disinterested
- disinterest
- What is contrary to interest or advantage; disadvantage
- disinterest
- Indifference to profit; want of regard to private advantage; disinterestedness
- disinterest
- {f} create a lack of interest, remove interest
- disinterest
- If there is disinterest in something, people are not interested in it. The fact Liberia has no oil seems to explain foreign disinterest in its internal affairs
- disinterest
- To divest of interest or interested motives
- disinterest
- A lack of interest; indifference; apathy
- disinterest
- tolerance attributable to a lack of involvement
İlgili Terimler
Türkçe - İngilizce
disinterests teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- disinterest
- tarafsızlık