He died of old age two years ago.
- İki yıl önce yaşlılıktan öldü.
I'm saving money for my old age.
- Yaşlılık günlerim için para tasarruf ediyorum.
Senescence is the last stage of life.
- Yaşlılık yaşamın son aşamasıdır.
I'm saving money for my old age.
- Yaşlılık günlerim için para tasarruf ediyorum.
What is old age? First you forget names, then you forget faces, then you forget to pull your zipper up, then you forget to pull it down.
- Yaşlılık nedir? Önce isimleri unutursun, sonra yüzleri unutursun, sonra fermuarını çekmeyi unutursun, sonra onu indirmeyi unutursun.
n. senectude n.old age. senectuous, a. old.
What is old age? First you forget names, then you forget faces, then you forget to pull your zipper up, then you forget to pull it down.
- Yaşlılık nedir? Önce isimleri unutursun, sonra yüzleri unutursun, sonra fermuarını çekmeyi unutursun, sonra onu indirmeyi unutursun.
He died of old age two years ago.
- İki yıl önce yaşlılıktan öldü.
Because of his age, my grandfather doesn't hear well.
- Dedem yaşından dolayı pek iyi duyamıyor.
Wisdom does not automatically come with age.
- Bilim yaş ile otomatik olarak gelmez.
This grass is too wet to sit on.
- Bu çim üstüne oturmak için çok yaş.
Tom's eyes were wet with tears.
- Tom'un gözleri göz yaşları yüzünden ıslaktı.
My father will soon be forty years old.
- Babam yakında kırk yaşında olacak.
Sam is two years younger than Tom.
- Sam Tom'dan iki yaş küçük.
Take a fresh look at your lifestyle.
- Yaşam tarzınıza dikkatle bir göz atın.
Such fishes as carp and trout live in fresh water.
- Sazan ve alabalık gibi balıklar tatlı suda yaşar.
John lives in New York.
- John New York'ta yaşar.
The older you get, the more difficult it becomes to learn a new language.
- Ne kadar yaşlanırsan, yeni bir dili öğrenmek o kadar zor olur.
He is five years younger than me.
- O, benden beş yaş küçük.
She is five years younger than me.
- O, benden beş yaş küçük.
This song is so moving that it brings tears to my eyes.
- Bu şarkı o kadar acıklı ki gözlerimi yaşarttı.
Tears came to my eyes.
- Gözlerimden yaşlar geldi.
The best time of life is when we are young.
- Yaşamın en iyi zamanı genç olduğumuz zamandır.
The best time of life is when you are young.
- Yaşamın en iyi zamanı genç olduğun zamandır.