Türkisch - Englisch
Definition von vardiyalı im Türkisch Englisch wörterbuch
- vardiya
- shift
I'm sorry but Paul called in sick and I'm going to need you to work his shift.
-Üzgünüm ama Paul hasta olduğunu bildirmek için aradı ve benim sana onun vardiyasını çalışman için ihtiyacım olacak.
Freddy's been working the graveyard shift the past month, so he hasn't been able to see any of his friends who work normal hours.
-Freddy geçen ay mezarlıkta vardiyalı olarak çalışıyordu, bu yüzden normal saatlerde çalışan arkadaşlarından herhangi birini göremiyordu.
- vardiyalı iş
- shift work
- vardiyalı işçi
- shift worker
- vardiya
- {i} schedule
- vardiya
- job rotation
- Vardiya
- (Havacılık) watchkeeping
- vardiya
- relay
- vardiya
- spell
- vardiya
- turn of work
- vardiya
- shift, relay; watch
- vardiya
- (Denizcilik) watch
- vardiya
- watch
- vardiya
- shift (in a factory): gece vardiyası night shift
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von vardiyalı im Türkisch Türkisch wörterbuch
- VARDİYA
- (Osmanlı Dönemi) Nöbet yeri. Nöbet beklenilen yer
- VARDİYA
- (Osmanlı Dönemi) İtl. Gemilerde beklenen nöbet
- VARDİYA
- (Hukuk) Nöbetleşe çalışma;örneğin,fabrikada tam kapasite çalışmak için sekizer saatlik üç vardiya halinde çalışılması
- vardiya
- Gemide nöbet yeri
- vardiya
- Nöbetleşe çalışma, posta: "Vardiyanın çan sesinde ... gümbürdeyen bir ihtar var."- A. Gündüz
- vardiya
- Nöbetleşe çalışma, posta
- vardiya
- Gemilerde beklenen nöbet
Relevante Übersetzungen
vardiyalı
Silbentrennung
var·di·ya·lıResimler
Historie
Favoriten