Englisch - Türkisch
Definition von to stop or interrupt a flow or steady motion im Englisch Türkisch wörterbuch
- bring up
- yetiştirmek
Babamın beni yetiştirdiği gibi oğlumu yetiştirmek istiyorum.
-I want to bring up my son as my father did me.
- bring up
- yetiştir
Kendi çocuklarını nasıl yetiştirdiklerinin ne önemi var?
-What does it matter how they bring up their own children?
O, çocuklarını nasıl yetiştiriyor?
-How does she bring up her children?
- bring up
- (Dilbilim) istifra etmek
- bring up
- yükseltmek
- bring up
- çocuk yetiştirmek
- bring up
- bahsetmek
- bring up
- (Dilbilim) ansızın durdurmak
- bring up
- büyütmek
- bring up
- terbiye etmek
- bring up
- Büyütmek, yetiştirmek, beslemek, terbiye etmek, durduruvermek, azarlamak, paylamak, kusmak
- bring up
- 1. yetiştirmek, büyütmek. 2. bahsetmek
- bring up
- beslemek
- bring up
- paylamak
- bring up
- kusmak
- bring up
- (Fiili Deyim ) 1- (çocuk) yetiştirmek , beslemek 2- terbiye etmek 3- kusmak
- bring up
- durduruvermek
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von to stop or interrupt a flow or steady motion im Englisch Englisch wörterbuch
- bring up
No, Maeniel shouted, No! trying to distract the man, and lunged toward him. The chain on his ankle brought him up' short and he fell on his face.
to stop or interrupt a flow or steady motion
Silbentrennung
to stop or in·ter·rupt a flow or stea·dy mo·tionTürkische aussprache
tı stäp ır întırʌpt ı flō ır stedi mōşınAussprache
/tə ˈstäp ər ˌəntərˈəpt ə ˈflō ər ˈstedē ˈmōsʜən/ /tə ˈstɑːp ɜr ˌɪntɜrˈʌpt ə ˈfloʊ ɜr ˈstɛdiː ˈmoʊʃən/
Resimler
Favoriten