to position one's belly

Englisch - Türkisch

Definition von to position one's belly im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

belly

{i} karın

belly

göbek

Mary göbek dansında çok iyidir. - Mary is very good at belly dancing.

O bir göbek dansçısı. - She's a belly dancer.

belly

{i} mide

Gözlerin midenden daha büyük olmamalı. - You shouldn't have your eyes bigger than your belly.

Midesi dolu olan bir insan kimsenin aç olduğunu düşünmez. - A man with a full belly thinks no one is hungry.

belly

karnı

Adama karnından vurdum. - I hit the man on the belly.

Tom gömleğini yukarı kaldırdı ve karnını açtı. - Tom lifted up his shirt and exposed his belly.

belly

böğür

belly

{f} sızlanmak

belly

{f} şikâyet etmek

belly

{i} iştah

belly

{f} şişmek

belly

bellyache i

belly

anat

belly

rahim

belly

{f} yakınmak

belly

{i} telli çalgının ön kısmı

belly

keman veya benzeri bir sazın ön kısmı

belly

sızlanış

Englisch - Englisch

Definition von to position one's belly im Englisch Englisch wörterbuch

belly

Silbentrennung

to po·si·tion one's bel·ly

Türkische aussprache

tı pızîşın wʌnz beli

Aussprache

/tə pəˈzəsʜən ˈwənz ˈbelē/ /tə pəˈzɪʃən ˈwʌnz ˈbɛliː/