Çünkü biz sizi seviyoruz, daha iyi bir kullanıcı deneyimi getirmek için Tatoeba'yı güncelleştiriyoruz. Gördünüz mü? Biz sizi seviyoruz ha?
 - Because we love you, we are updating Tatoeba to bring you a better user experience. See? We love you huh?
Benim kendi deneyimlerinden, hastalık çoğunlukla uykusuzluktan kaynaklanıyor.
 - From my own experience, illness often comes from sleeplessness.
Tom benzer bir olay yaşadı.
 - Tom had a similar experience.
Bu, Mary'nin ailedeki ilk ölüm olayıdır.
 - This is Mary's first experience of a death in the family.
Benim deneyimlerime göre, Fransızca dil bilgisini öğrenmek bir yıl alır.
 - According to my experience, it takes one year to master French grammar.
O genç ama deneyimli.
 - He is young, but experienced.
Her gün güzelliği yaşamak için sanatçı olmana gerek yok.
 - You don't need to be an artist in order to experience beauty every day.
Eğer yurt dışında ilk yaşama deneyiminse, Kanada gidilecek iyi bir yerdir.
 - Canada is a good place to go if it's your first experience living abroad.