tıkanıklığı

listen to the pronunciation of tıkanıklığı
Türkisch - Englisch
congestions
plural of congestion
burun tıkanıklığı
(Tıp) nasal obstruction
damar tıkanıklığı
(Tıp) atherosclerosis
tıkanıklık
(Tıp) occlusion
tıkanıklık
congestion
tıkanıklık
blockage

Emergency exits must be kept free of blockages for public safety. - Acil çıkış yolları, kamu güvenliği için tıkanıklıklardan uzak tutulmalıdır.

tıkanıklık
block

Emergency exits must be kept free of blockages for public safety. - Acil çıkış yolları, kamu güvenliği için tıkanıklıklardan uzak tutulmalıdır.

Tıkanıklık
choke
Tıkanıklık
gridlock
akut arter tıkanıklığı
atherosclerosis
akut arter tıkanıklığı
acute arterial occlusion
damar tıkanıklığı
(Tıp, İlaç) Embolism, infarction
burun tıkanıklığı
stuffiness
damar tıkanıklığı
embolism
damar tıkanıklığı
infarction
damar tıkanıklığı
path. embolism
nefes tıkanıklığı
(Tıp) apnoea
trafik tıkanıklığı
traffic congestion
trafik tıkanıklığı nedeniyle oluşan kuyruk
tailback
tıkanıklık
deadlock
tıkanıklık
hold up
tıkanıklık
stoppage, blockage, congestion; (trafik) bottleneck, jam, congestion
tıkanıklık
bottleneck
tıkanıklık
being choked up
tıkanıklık
jam
tıkanıklık
tie up
tıkanıklık
stuffiness
tıkanıklık
congested feeling in one's chest or throat
tıkanıklık
being stopped up, stoppage; cloggage, congestion
tıkanıklık
stoppage
tıkanıklık
clogging
tıkanıklık
holdup
Türkisch - Türkisch

Definition von tıkanıklığı im Türkisch Türkisch wörterbuch

damar tıkanıklığı
Atardamar kanının pıhtılaşması veya yağ parçacıklarının oluşması sonucunda meydana gelen tıkanma, amboli
tıkanıklık
Soluğun kesilir gibi olması
tıkanıklık
Tıkanık olma, iyi işleyememe durumu
tıkanıklığı
Favoriten