Mississippi Nehri derin ve geniştir.
- The Mississippi River is deep and wide.
New York'un caddeleri çok geniştir.
- The streets of New York are very wide.
İngilizce dünyada en yaygın konuşulan dildir.
- English is by far the most widely-spoken language in the world.
Depremden sonra yaygın bir panik vardı.
- There was widespread panic after the earthquake.
Ön kapı sonuna kadar açıktı.
- The front door was wide open.
Arka kapı sonuna kadar açık.
- The back door's wide open.
İki öğrenci arasında fikirlerde büyük bir uçurum vardır.
- There is a wide gap in the opinions between the two students.
Henüz tamamen uyanık değilim.
- I'm not wide awake yet.
Pencere tamamen açıktı.
- The window was wide open.
Fadıl kapıyı ardına kadar açık buldu.
- Fadil found the door wide open.
Tom gözlerini ardına kadar açtı.
- Tom opened his eyes wide.