refahla

listen to the pronunciation of refahla
Türkisch - Englisch
prosperously
In a prosperous manner; in the way of the prosperous
{a} successfully, fortunately, well
in a thriving manner, flourishingly; successfully
in the manner of prosperous people
refah
prosperity

I will live in prosperity. - Ben refah yaşayacağım.

I wish you both happiness and prosperity. - Her ikinize mutluluk ve refah diliyorum.

refah
welfare

She attended the lecture on social welfare. - Sosyal refahla ilgili konferansa katıldı.

I work for public welfare. - Ben kamu refahı için çalışıyorum.

refah
prosperity, opulence, ease, comfort gönenç
refah
wellbeing
refah
felicity
refah
(Ticaret) well-being

Parents must look after the well-being of the their children. - Ebeveynler, çocuklarının refahı için bakım yapmalıdır.

Surely, in the present-day society, we might as well consider it natural that consumption plays an important role in the life of man and is closely related to his well-being and happiness. - Şurası muhakkak ki, günümüz toplumunda tüketimin insan hayatında önemli bir yere haiz olduğunu ve refah seviyesini ve mutluluğunu yakından alâkadar etmesinin tabii olduğunu söyleyebiliriz.

refah
wale
refah
flourish
refah
abundance
refah
welfare economics
refah
ease
refah
comfort
refah
weal
refah
creature comforts
refah
opulence
refah
prosperous

The next two years are not expected to be prosperous. - Gelecek iki yılın refah olması beklenmiyor.

refah
bonanza
refah
(Hukuk) well-being, prosperity
refah
easy circumstances, affluence and ease
refah
creature
Türkisch - Türkisch

Definition von refahla im Türkisch Türkisch wörterbuch

REFAH
(Osmanlı Dönemi) (ET) Bolluk, rahatlık
refah
(Osmanlı Dönemi) huzurlu ve rahat olan
refah
Bolluk, varlık ve rahatlık içinde yaşama, gönenç
refah
Bolluk, varlık ve rahatlık içinde yaşama, gönenç: "Sağlığında borç içinde olmakla beraber müthiş bir refah havası içinde yüzen aile beş parasız kalıyor."- S. F. Abasıyanık
refah
ingiltere'ye ısmarlanan denizaltıları almaya giderken kimliği belirsiz bir denizaltı tarafından 1941'de Kıbrıs açıklarında batırılan Türk şilebi