For him it may be possible, but I'd never pass the test.
- Onun için mümkün olabilir fakat ben testi asla geçemezdim.
How is that possible?
- O nasıl mümkün olabilir?
She might possibly know the answer.
- Muhtemelen cevabı biliyor olabilir.
What he said could possibly be true.
- Söylediği muhtemelen doğru olabilirdi.
Maybe you can help me.
- Belki bana yardımcı olabilirsin.
Maybe I should become a painter.
- Belki bir ressam olabilirim.
There may be a killer who looks harmless in any social network.
- Sosyal ağlarda zararsız bir kişi gibi görünen bir katil olabilir.
You may be right, but we have a slightly different opinion.
- Haklı olabilirsin, ama bizim çok az farklı bir görüşümüz var.
Winter in New York can be very cold.
- New York'ta kış çok soğuk olabilir.
There can be walls without a roof, but no roof without walls.
- Çatısız duvarlar olabilir ama duvarlar olmadan çatı olmaz.