For him it may be possible, but I'd never pass the test.
- Onun için mümkün olabilir fakat ben testi asla geçemezdim.
If every user added twenty a day to Tatoeba, it might be possible to reach one million sentences by Christmas.
- Eğer her kullanıcı Tatoeba'ya günde yirmi ilave yaparsa, Noel'e kadar bir milyon cümleye ulaşmak mümkün olabilir.
Tom may possibly be lying about that.
- Tom o konuda muhtemelen yalan söylüyor olabilir.
She might possibly know the answer.
- Muhtemelen cevabı biliyor olabilir.
Maybe you can help me find out where Tom went.
- Belki Tom'un nereye gittiğini bulmama yardımcı olabilirsin.
Maybe they can be happy.
- Belki onlar mutlu olabilirler.
There may be thieves, fakers, perverts or killers in social networks. For your security, you shouldn't believe them.
- Sosyal ağlarda hırsızlar, sahteciler, sapıklar veya katiller olabilir. Güvenliğiniz için, onlara inanmamalısınız.
There may be a killer who looks harmless in any social network.
- Sosyal ağlarda zararsız bir kişi gibi görünen bir katil olabilir.
There can be walls without a roof, but no roof without walls.
- Çatısız duvarlar olabilir ama duvarlar olmadan çatı olmaz.
Winter in New York can be very cold.
- New York'ta kış çok soğuk olabilir.