of your secondary field of academic concentration or specialization

listen to the pronunciation of of your secondary field of academic concentration or specialization
Englisch - Türkisch

Definition von of your secondary field of academic concentration or specialization im Englisch Türkisch wörterbuch

minor
yardımcı
minor
{i} üniversitede ikinci branş
minor
ikinci derecede olan
minor
(İnşaat) azınlık

Azınlık haklarını korumalıyız. - We have to stand up for minority rights.

Kadınlar bir azınlık değildir. - Women are not a minority.

minor
ufak

Sergi ufak bir skandala neden oldu. - The exhibition caused a minor scandal.

Dan ufak yaralarla kurtuldu. - Dan survived with minor injuries.

minor
(Ticaret) daha önemsiz
minor
küçük

Giremezsin, çünkü sen bir küçüksün. - Because you're a minor, you can't enter.

Bu sadece küçük bir başarısızlık. - It's only a minor setback.

minor
minör
minor
ikincil
minor
ergin olmayan çocuk
minor
daha küçük
minor
üniversitede ikinci branşa ait
minor
{i} ergin olmayan kimse, rüştünü ispat etmemiş kimse
minor
kücük
minor
rüştünü ispat etmemiş kimse
minor
rüştünü ispat etmemiş
minor
{s} reşit olmayan

Kanun, reşit olmayanların sigara içmesini yasaklıyor. - The law prohibits minors from smoking.

Almanya'da 18 yaşından küçükseniz reşit olmayan bir kimsesinizdir. - In Germany you're a minor if you're younger than 18 years old.

minor
önemi az
minor
{i} (üniversitede) yardımcı branş. 3
minor
(Tıp) Küçük (Parvus'un komparatif şekli), minoris
Englisch - Englisch
minor
of your secondary field of academic concentration or specialization

    Silbentrennung

    of your sec·ond·a·ry field of a·ca·de·mic con·cen·tra·tion or spe·cial·i·za·tion

    Türkische aussprache

    ıv yôr sekınderi fild ıv äkıdemîk känsıntreyşın ır speşılızeyşın

    Aussprache

    /əv ˈyôr ˈsekənˌderē ˈfēld əv ˌakəˈdemək ˌkänsənˈtrāsʜən ər ˌspesʜələˈzāsʜən/ /əv ˈjɔːr ˈsɛkənˌdɛriː ˈfiːld əv ˌækəˈdɛmɪk ˌkɑːnsənˈtreɪʃən ɜr ˌspɛʃələˈzeɪʃən/
Favoriten