O, Amerikalı bir hanım ile evli.
- He is married to an American lady.
John Jane ile evliydi.
- John was married to Jane.
Lisa Lillien, Dan Schneider ile evlenmiştir.
- Lisa Lillien is married to Dan Schneider.
Bazı genç Japon halkı, bekar olmayı evli olmaya tercih ederler.
- Some young Japanese people prefer being single to being married.
Evliyim ve iki çocuğum var.
- I am married and have two children.
Evlilik yaşam şekilleri çok değişiyor.
- Patterns of married life are changing a lot.
Size uzun ve mutlu bir evlilik hayatı diliyorum.
- I wish you a long and happy married life.
O, Kanadalı bir kızla evlendi.
- He married a Canadian girl.
Onlar Noel Yortusu'nda evlendiler.
- They married on Christmas Eve.
Bence Tom ve Mary evlenmek için çok genç.
- I think Tom and Mary are too young to get married.
Doğmak, evlenmek ve ölmek, her zaman para getirir.
- Be born, get married, and die; always bring money.
... babies, they ought to think about getting married to someone, that's a great idea. ...
... Who someone is married to or the height restrictions on a ...