John Jane ile evliydi.
- John was married to Jane.
O, Amerikalı bir hanım ile evli.
- He is married to an American lady.
Lisa Lillien, Dan Schneider ile evlenmiştir.
- Lisa Lillien is married to Dan Schneider.
Evliyim ve iki çocuğum var.
- I am married and have two children.
Bazı genç Japon halkı, bekar olmayı evli olmaya tercih ederler.
- Some young Japanese people prefer being single to being married.
Evlilik yaşam şekilleri çok değişiyor.
- Patterns of married life are changing a lot.
Size uzun ve mutlu bir evlilik hayatı diliyorum.
- I wish you a long and happy married life.
O, Kanadalı bir kızla evlendi.
- He married a Canadian girl.
Misako, geçen Haziran bir Kanadalıyla evlendi.
- Misako married a Canadian last June.
Onun için boşanma tek dezavantajla iyi bir buluş: ilk önce evlenmek zorundasın.
- For him, divorce is a good invention, with one sole disadvantage: you have to get married first.
Tom Mary'nin kesinlikle evlenmek istemediğini söylüyor.
- Tom says that Mary definitely doesn't want to be married.
... babies, they ought to think about getting married to someone, that's a great idea. ...
... Who someone is married to or the height restrictions on a ...