Evimin büyük onarımlara ihtiyacı var.
- My house needs major repairs.
Tenislerdekilerle karşılaştırılabilen dört büyük golf turnuvası hangileridir.
- What are the four major golf tournaments comparable to the ones in tennis?
Golf sahaları su kirliliğinin başlıca sebeplerinden biridir.
- Golf courses are a major cause of water pollution.
Çözülmesi gereken başlıca üç sorunumuz var.
- We've got three major problems that need to be solved.
Kate asıl branş olarak Almancayı alıyor.
- Kate is majoring in German.
Tom üniversitede edebiyatı asıl branş olarak aldı.
- Tom majored in literature at the university.
Tütün önemli ürünlerden biridir.
- Tobacco was one of their major crops.
O, gelirinin önemli bir bölümünü gıdaya harcıyor.
- She spends a major part of her income on food.
Asıl branş alanın nedir?
- What's your major field?
Tom üniversitede edebiyatı asıl branş olarak aldı.
- Tom majored in literature at the university.
Tom bir müzik majörü değil.
- Tom isn't a music major.
Binbaşıyı değiştirmeyi düşünüyorum.
- I'm thinking of changing majors.
Ben bir İngiliz binbaşıydım.
- I was an English major.
Binbaşı yüzbaşının üstündedir.
- A major is above a captain.
Esas branş olarak hangi konuyu seçtin?
- What subject do you major in?
Esas branşım orta çağ Avrupa tarihidir.
- My major is medieval European history.
This is Major Jones.
I have decided to major in mathematics.