O, dağ tırmanıcılığına alışkındır.
- He's used to mountain climbing.
O, dağ tırmanıcılığına alışkındır.
- He's accustomed to mountain climbing.
Tom yüksek ağaca tırmanmaya çalıştı.
- Tom tried climbing the tall tree.
Ben dağlara tırmanmayı severim.
- I like climbing mountains.
John o bir öğrenci iken sıklıkla dağa tırmanmaya giderdi.
- John would often go mountain climbing when he was a student.
Ben dağlara tırmanmayı severim.
- I like climbing mountains.
Dağcılıkla ilgileniyorum.
- I am interested in mountain climbing.
Hemen her hafta sonu dağcılık yapmaya gideriz.
- We go mountain climbing almost every weekend.
Squirrels are nimble in climbing trees.
- Eichhörnchen klettern flink auf Bäume.
Some animals are very good at climbing.
- Manche Tiere können sehr gut klettern.