kazara

listen to the pronunciation of kazara
Türkisch - Englisch
accidentally

Tom accidentally threw his thumb drive into the garbage. - Tom kazara USB'sini çöpe attı.

Tom blew himself up accidentally. - Tom kazara kendini havaya uçurdu.

by accident

The gun went off by accident. - Silah kazara ateş aldı.

I met Jane by accident. - Kazara Jane ile karşılaştım.

by chance
inadvertently
by accident, by chance, accidentally
if ever
accident

We met them by accident at the bus terminal. - Biz otobüs terminalinde kazara onlarla karşılaştık.

Tom accidentally threw his thumb drive into the garbage. - Tom kazara USB'sini çöpe attı.

perchance
peradventure
fortuitous
kazara olan
accidental
kazara adam öldüren kimse
manslayer
kazara adam öldürme
manslaughter

Tom is serving a ten-year sentence for manslaughter. - Tom kazara adam öldürme için on yıl hapis cezası çekiyor.

kazara adam öldürme
homicide by misadventure
kazara olan
inadvertent
kazara olma
inadvertency
kazara olma
inadvertence
kazara ölüm
accidental death
Türkisch - Türkisch
(Osmanlı Dönemi) f. Kazâ olarak. Rastlayarak
Kaza sonucu, yanlışlıkla, bilmeden, kazaen: "Kazara çarptım herifçioğluna, koyduğu şeytan minarelerinin üstüne kıçüstü düşüverdi."- S. F. Abasıyanık
Rastgele, tesadüfen: "Köşkün kapısından kazara postacı geçse sapsarı kesilirdi."- Ö. Seyfettin
Rastgele, tesadüfen
Kaza sonucu, yanlışlıkla, bilmeden, kazaen
kazaen
kazara
Favoriten