I sometimes wonder if I am a girl.
- Bazen bir kız mıyım diye merak ediyorum.
Betty is a pretty girl, isn't she?
- Betty güzel bir kızdır, değil mi?
He looks like the yellow angry bird.
- O sarı kızgın kuş gibi görünüyor.
Why is this bird called a robin redbreast?
- Bu kuşa neden kızılgerdan diyorlar?
I'm Helen Cartwright's daughter.
- Ben, Helen Cartwright'ın kızıyım.
The Joneses love their daughter.
- Joneslar kızlarını sever.
That girl whose hair is long is Judy.
- Saçı uzun olan kız Judy.
That girl who has long hair is Judy.
- Uzun saçlı o kız Judy'dir.
The girls wore grass skirts and had flowers around their necks.
- Kızlar çim etekler giyiyordu ve boyunlarında çiçekler vardı.
Do those girls wear white skirts?
- O kızlar beyaz etek mi giyiyor?
There was once upon a time an old Queen whose husband had been dead for many years, and she had a beautiful daughter.
- Biz zamanlar kocası yıllar önce ölmüş olan yaşlı bir kraliçe vardı ve onun da güzel bir kızı vardı.
Once upon a time there lived a king and queen who had three very beautiful daughters.
- Bizr zamanlar, üç çok güzel kızı olan bir kral ve kraliçe yaşardı.
I resent the way he treated me.
- Onun bana davranma şekline kızıyorum.
They may feel some resentment.
- Biraz kızgınlık hissedebilirler.
In the Torah Lot offers his virgin daughter's to be gang raped.
- Tevrat'ta Lut, bakire kızını toplu tecavüze uğraması için sunuyor.
Are you still a virgin?
- Hâlâ kız oğlan kız mısın?
Dorenda really is a nice girl. She shares her cookies with me.
- Dorenda gerçekten iyi bir kızdır, o kurabiyelerini benimle paylaşıyor.
I sometimes wonder if I am a girl.
- Bazen bir kız mıyım diye merak ediyorum.
Tom loves fried chicken.
- Tom, kızarmış tavuk seviyor.
Dad uses fire to roast a chicken.
- Babam tavuk kızartmak için ateş kullanır.
The female student that sat in front of the teacher is from Germany.
- Öğretmenin önünde oturan kız öğrenci Almanyalıdır.
That female student is American.
- O kız öğrenci Amerikalıdır.
I miss my little sister.
- Küçük kız kardeşimi özlüyorum.
I really miss my girlfriend.
- Kız arkadaşımı gerçekten özlüyorum.
What's your wife's maiden name?
- Karınızın kızlık soyadı nedir?
The maid gave up her job.
- Hizmetçi kız, işinden ayrıldı.
What's your wife's maiden name?
- Karınızın kızlık soyadı nedir?
What's your mother's maiden name?
- Annenin kızlık soyadı nedir?
Tom loves fried chicken.
- Tom, kızarmış tavuk seviyor.
Tom bought a bucket of extra-spicy fried chicken and a container of coleslaw.
- Tom bir ekstra-baharat kovası, kızarmış piliç ve bir konteyner lahana salatası ısmarladı.
Mary wore bunny slippers.
- Mary kız terlikleri giydi.
Tom gave his daughter a stuffed bunny.
- Tom kızına bir doldurulmuş tavşan verdi.
Jill is the only girl in our club.
- Jill Kulübümüzde tek kız.