Türkisch - Englisch
Definition von kıvırcık im Türkisch Englisch wörterbuch
- frizzly
- curly
Mary has curly dark hair.
-Mary'nin kıvırcık siyah saçı var.
My hair is naturally curly.
-Saçım doğal olarak kıvırcık.
- wary
- curly-head
- kinky
- fuzzy
- curly-fleeced sheep
- carving
- curly, frizzy
- curled
She curled her hair with curlers.
-Bigudilerle saçını kıvırcık yaptı.
- curly head
- woolly
- frizzy
- curls
- crisp
- a sheep having very curly hair
- curly pate
- curly; frizzy; kinky
- curly fleeced sheep
- crispy
- nappy
- kıvırcık salata
- lettuce
- kıvırcık baş hastalığı
- leaf curl
- kıvırcık lahana
- (Botanik, Bitkibilim) turnip cabbage
- kıvırcık lahana
- (Botanik, Bitkibilim) kohlrabi
- kıvırcık salata
- (Gıda) cabbage lettuce
- kıvırcık salata
- head lettuce
- kıvırcık saç
- afro
- kıvırcık saç
- fuzzy
- kıvırcık saç
- kinky
- kıvırcık lâhana
- kale
Mary made a kale and quinoa salad.
-Mary bir kıvırcık lahana ve kinoa salatası yaptı.
- kıvırcık marul
- curly lettuce
- kıvırcık saçlı
- curly hair
- kıvırcık baş hastalığı
- curly-top, leaf curl
- kıvırcık lahana
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: turpgiller,salibiye) [syn.: kıvırcık lahana, karalahana, İtalia lahanası, brokoli] broccoli
- kıvırcık lâhana
- Savoy
- kıvırcık lâhana
- kail
- kıvırcık olmak
- curl
- kıvırcık sakal
- lock
- kıvırcık salata
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: papatyagiller,bileşikgiller,mürekkebe) lettuce
- kıvırcık salata
- cabbage lettuce, head lettuce
- kıvırcık salata
- a lettuce with crinkly leaves
- kıvırcık saç
- wool
- kıvırcık yaptırmak
- have curled
- kıvırcık çubuklu kumaş
- seersucker
- saçımı kıvırcık yaptırmak istiyorum
- I would like to have my hair curled
- uzun ve kıvırcık saç modeli
- Afro hairdo
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von kıvırcık im Türkisch Türkisch wörterbuch
- Daha çok Trakya ve Marmara'da yetiştirilen, beyaz tüylü, ince kuyruklu bir tür koyun, kıvırcık koyun
- Küçük küçük kıvrımları olan
- Daha çok Trakya ve Marmara'da yetiştirilen, beyaz tüylü, ince kuyruklu bir tür koyun
- Kıvırcık marul
- Marul
- Marmara ve Ege Bölgelerinde yetiştirilen soğuğa dayanaklı olmayan bir koyun cinsi
- Küçük küçük kıvrımları olan: "Altı yaşlarında sarı, kıvırcık saçlı bir kız çocuğu, tepine tepine ağlıyordu."- R. N. Güntekin
- Bu koyunun eti
- Kıvırcık salata
- kıvırcık koyun
- bakınız: kıvırcık
- kıvırcık salata
- Yeşil salata, yaprakları kıvırcık bir tür marul, kıvırcık
Relevante Übersetzungen
kıvırcık
Silbentrennung
kı·vır·cıkAussprache
Resimler
Historie
Favoriten