hukuken

listen to the pronunciation of hukuken
Türkisch - Englisch
(Kanun) jure

Paradoxically, the President of Turkey is the de jure head of state but has no legal role in government. - Türkiye Cumhurbaşkanı, paradoksal bir biçimde hukuken devletin başı olmasına rağmen hükümet içinde yasal bir konumu yoktur.

legal

Paradoxically, the President of Turkey is the de jure head of state but has no legal role in government. - Türkiye Cumhurbaşkanı, paradoksal bir biçimde hukuken devletin başı olmasına rağmen hükümet içinde yasal bir konumu yoktur.

Tom is still legally married. - Tom hâlâ hukuken evli.

(Latin) ipso jure
legally

Tom is still legally married. - Tom hâlâ hukuken evli.

legally speaking
judicially
juridically
hukuken engelli
(Kanun) barred by law
hukuken engelli
(Kanun) barred
hukuken geçerli
(Kanun) valid in law
hukuken geçerli olma
(Kanun) legality
hukuken geçerli sebep
(Kanun) good cause
hukuken geçersiz
legally invalid
hukuken hatalı
legally faulty
hukuken hatalı
legally wrong
hukuken muteber
(Kanun) valid in law
hukuken sorumlu
(Politika, Siyaset) legally liable
hukuken uygun bulunan
(Kanun) justifiable
hukuken varsayılan
constructive
hukuken yetkili
legally capable
hukuken ölü sayılan kimse
(Kanun) civiliter mortuus
hükümsüzlüğü hukuken beyan edilen işlem
(Hukuk) act declared void
Türkisch - Türkisch
Hukukî olarak
hukuken
Favoriten