flax; linen, particularly the longer fiber of flax

listen to the pronunciation of flax; linen, particularly the longer fiber of flax
Englisch - Türkisch

Definition von flax; linen, particularly the longer fiber of flax im Englisch Türkisch wörterbuch

line
{i} hat

Eve girmeden önce, hırsız telefon hatlarını kesmiş. - The thief cut the telephone lines before breaking into the house.

Onu aradım, ancak hat meşguldü. - I called her, but the line was busy.

line
{f} doldurmak
line
sıralamak
line
(Argo) kandırıcı sözler
line
ton
line
çizgilerle göstermek
line
astarlamak
line
doğru çizgi
line
sıra oluşturmak
line
desen
line
(tenek ve deniz) hat
line
çizgi

Bu iki çizgi birbirini dik açıyla kesmektedir. - These two lines cut across each other at right angles.

Oyun alanı, beyaz çizgiler tarafından üçe bölünmüş. - The playground is divided into three areas by white lines.

line
{i} kablo
line
{f} kaplamak
line
ölçme ipi
line
(İnşaat) boru, hat, çizgi
line
{i} bilgi
line
kısa mektu
line
{i} kuyruk

Tom kuyruktaki son kişi. - Tom is the last person in line.

Tom bir saat kuyrukta bekledi. - Tom stood in line for an hour.

line
dizgin
Englisch - Englisch
line

Can we this quote? Garments made of line. — Spenser.

flax; linen, particularly the longer fiber of flax
Favoriten