Bu fabrika parçalardan bitmiş ürünlere kadar ölçünlenmiş entegre üretim sistemi kullanmaktadır.
- This factory uses an integrated manufacturing system standardized from parts on through to finished products.
İş henüz bitmiş değil.
- The work is not finished yet.
Tom dondurucudaki dondurmayı tamamen bitirdi.
- Tom finished off the ice cream that was in the freezer.
Ben yemeği tamamen bitirmedim.
- I haven't quite finished eating.
Araştırma tamamlandı mı?
- The research is finished?
Programa göre proje tamamlandı.
- They finished the project on schedule.
Resim onun tarafından zaten bitirilmişti.
- The picture has already been finished by him.
Hepsi bununla tamamlandı.
- All is completed with this.
Dan Brown 1998 yılında Dijital Kaleyi yayınlandı. O, beş yıl sonra başka bir best seller Da Vinci Şifresini tamamlandı.
- In 1998, Dan Brown released Digital Fortress. Five years later he completed another best seller, The Da Vinci Code.
İşimi bitirdikten sonra bürodan ayrıldım.
- Having finished my work, I left the office.
Ann raporunu yazmayı az önce bitirdi.
- Ann has just finished writing her report.
Aylar süren müzakerelerin ardından, barış antlaşması tamamlandı.
- After months of negotiations, the peace treaty was completed.
Üniversite sürecini rahatlıkla tamamladım.
- I completed the university course comfortably.
Akşam yemeği işini bitirmeden önce hazır olacak.
- Dinner will be ready by the time you have finished your work.
Ev ödevin ne zaman hazır olacak?
- When will your homework be finished?