The male peacock has colorful tail feathers.
- Erkek tavus kuşunun renkli kuyruk tüyleri vardır.
There is neither Jew nor Gentile, neither slave nor free, nor is there male and female, for you are all one in Christ Jesus.
- Ne Musevi, ne de musevi olmayan, ne köle ne de özgür vardır, ne erkek ne de dişi vardır, zira Mesih İsa'da hepiniz birsiniz.
How many boys are there in the room?
- Odada kaç tane erkek çocuk var?
Michael is a man's name but Michelle is a lady's name.
- Michael bir erkek adıdır ama Michelle bir bayan adıdır.
Tom isn't very manly.
- Tom çok erkeksi değil.
You're so strong, manly and sweet, how could I resist you?
- Çok güçlü, erkeksi ve tatlısın, sana nasıl direnebilirim?
All the boys in class worked hard.
- Sınıftaki bütün erkek çocukları çok çalıştı.
My brother studies as hard as I do.
- Erkek kardeşim benim kadar çok çalışır.
When we think of the traditional roles of men and women in society, we think of husbands supporting the family, and wives taking care of the house and children.
- Ne zaman kadın ve erkeklerin geleneksel rollerini düşünsek, ailesine destek olan kocalar ve de aile ve çocuklarına bakan karılar aklımıza gelir.
Of all the men that I dislike, my husband is certainly the one that I prefer.
- Hoşlanmadığım tüm erkeklerden, kocam kesinlikle tercih ettiğimdir.
Men like to look masculine.
- Erkekler erkeksi görünmek isterler.
The radio announcer had a masculine voice.
- Radyo spikerinin erkeksi bir sesi vardı.
The gentleman was killed by a slave in revolt.
- Soylu erkek isyanda bir köle tarafından öldürüldü.
There is neither Jew nor Gentile, neither slave nor free, nor is there male and female, for you are all one in Christ Jesus.
- Ne Musevi, ne de musevi olmayan, ne köle ne de özgür vardır, ne erkek ne de dişi vardır, zira Mesih İsa'da hepiniz birsiniz.
My son thinks women are stronger than men.
- Oğlum kadınların erkeklerden daha güçlü olduklarını düşünüyor.
We men are used to waiting for the women.
- Biz, erkekler kadınları beklemeye alışığız.