Would you like to go out to have a drink somewhere?
 - Bir yerde içki içmek için dışarı çıkmak ister misiniz?
I don't want to go out.
 - Ben dışarı çıkmak istemiyorum.
She went out without saying good-bye.
 - Hoşça kal demeden dışarı çıktı.
Which student went out?
 - Hangi öğrenci dışarı çıktı?
Sami wanted to move out.
 - Sami dışarı çıkmak istiyordu.
He has gone out for lunch already.
 - O zaten öğle yemeği için dışarı çıktı.
I'm afraid he's just gone out.
 - Maalesef o az önce dışarı çıktı.