Bu kitap onun üzerinde kalıcı bir izlenim bıraktı.
 - This book left a lasting impression on her.
Alplerin manzarası bende kalıcı bir izlenim bıraktı.
 - The scenery of the Alps left a lasting impression on me.
Yıllar süren savaş ülkeyi fakirleştirdi.
 - The war lasting for years impoverished the country.