conspicuously prominent

Englisch - Türkisch

Definition von conspicuously prominent im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

dominant

{s} hakim

dominant

{s} egemen

Parasal değer Amerikan toplumunda egemen değerdir. - Monetary value is the dominant value in American society.

Ekonomistler 2060 yılı civarında, Avrupa ve Kuzey Amerika'dan oluşan sözde Batı dünyasının küresel ekonomideki egemen konumunu kaybedeceğini tahmin ediyorlar. - Economists predict that around the year 2060, the so-called Western world, composed of Europe and North America, will lose their dominant position in the global economy.

dominant

yeğin

dominant

başat

dominant

baskın

Sendikanın muhafazakâr bir parti üzerinde baskın bir etkisi var. - The union has a dominant influence on the conservative party.

Onun baskın bir kişiliği var. - She has a dominant personality.

dominant

{i} dominant özellik

dominant

{s} biyol. dominant, başat

dominant

{s} hâkim, egemen

dominant

sol notası

dominant

tesirli

dominant

{s} hükmeden

dominant

yöneten

dominant

{s} dominant

dominant

{s} nüfuzlu

dominant

mütehakkim

dominant

{i} baskın karakter

dominant

yüksek

dominant

biyol başat özellik

dominant

dominat

Englisch - Englisch

Definition von conspicuously prominent im Englisch Englisch wörterbuch

dominant

Silbentrennung

con·spi·cu·ous·ly pro·mi·nent

Türkische aussprache

kınspîkyuısli prämınınt

Aussprache

/kənˈspəkyo͞oəslē ˈprämənənt/ /kənˈspɪkjuːəsliː ˈprɑːmənənt/