Englisch - Türkisch
Definition von beautify, improve the appearance of something im Englisch Türkisch wörterbuch
- pretty
- {s} sevimli
Onun çok sevimli olan bir kızı var.
-He has a daughter who is very pretty.
Sanırım Tom da oldukça sevimli.
-I think Tom is pretty cute, too.
- pretty
- oldukça
Park oldukça büyüktür; Çok sayıda ağaçları ve çok sayıda çiçekleri vardır.
-This park is pretty big; it has a lot of trees and many flowers.
O araba satıcısı oldukça acayip bir adam.
-That car salesman was a pretty off the wall kind of guy.
- pretty
- {s} cici
- prettify
- cicili bicili yapmak
- prettify
- güzelleştirmek
- prettify
- güzelleştir
Şiddeti güzelleştirmeyin!
-Do not prettify the violence!
- pretty
- yakşı
- pretty
- bir hayli
- prettify
- güzellestir
- prettify
- gereğinden fazla süslemek
- prettify
- {f} hoşlaştırmak
- prettify
- {f} aşırı süslemek
- pretty
- epeyce
Tom'un bize inanmadığından epeyce eminim.
-I'm pretty sure Tom doesn't believe us.
Tom epeyce utangaç, değil mi?
-Tom is pretty shy, isn't he?
- pretty
- (sıfat) güzel, hoş, cici, hayli, sevimli, zarif
- pretty
- {s} zarif
- pretty
- a pretty mess berbat iş
Relevante Übersetzungen
beautify, improve the appearance of something
Silbentrennung
beautify, im·prove the ap·pear·ance of some·thingAussprache
Resimler
Historie
Favoriten